9 Saatlik Bir GTA V Görevi: Max Payne 3

Galt

Çaylak
Katılım
25 May 2021
Mesajlar
17
En iyi cevaplar
0
Puanları
40
Ödüller
2
İlk oyun, gerek mekanikleri, gerek oynanış öğeleriyle, o dönemin kralıydı resmen. ama 2. oyun onun kadar konuşulmamıştı. Ama konuşulmaması, bu oyunun kötü olduğu anlamına gelmiyor. İlk oyunun üstüne geliştirmeler bırakmış ve bize kafadan kontak, delilik ile normalliğin sınırında dolaşan bir Max Payne vermişti. Noir atmosferini iyi yansıtan 2. oyun, sizlere tatmin edici bir oynanış ve atmosfer sunuyordu. Ama gel gelelim aradan 9 yıl geçti ve Rockstar reis, sonunda şu oyuna da bir el attı. Aslında fazla da uğraşmadılar. Ellerinde zaten GTA V gibi çatışma mekanikleri ortalama olan bir oyun vardı, sadece GTA V asset'lerini bu oyuna aktardılar. Hatta o kadar aynılar ki, franklin'in ve michael'ın zamanı yavaşlatması, bu seriden geliyor.

Başlıkta da söylediğim gibi. 9 saatlik bir GTA V görevi tadındaki bu oyuna bakacağız beraber.

capsule_616x353.jpg


İlk olarak oyundan bahsedelim. Oyun bize yıllar sonrasını anlatıyor. Max, yeni bir güvenlik işi için New Jersey'den Sao Paulo'ya taşınıyor. Buradaki amacı ise Branco ailesini korumak. Her klasik hikayede olduğu gibi burada da işler tersine gider ve ailenin peşime yüzü maskeli adamlar takılıyor. Hikayesi pek çok yönden diğer oyunlardan farklı. İkinci oyunda, Max'in iç dünyasını görürken, bu oyunda çevresi ile olan ilişkilerini görüyoruz. Aslında hikayenin de pek bahsedilebilecek yanı yok. Sadece hikaye anlatımından bahsedeceğim. Oyundaki tek mekanikler siper al ve ateş et olduğundan, mecburen hikaye ara sahneler ile anlatılıyor. gerçi onlarda çok iyi değil. Sanat yönetmeni hangi kafayla Max'in sarhoşluğunu bizlere hissettirme gibi bir fikre kapılmış şahsen anlamadım. Hikayeye bir etkisi yok, sadece baş ağrısı o kadar. Sadece sarhoşluk anları da değil. Oyunda her 30-35 saniyede (evet saniye) bir ara sahneler giriyor. Bu da oyundan çok çabuk sıkılmanızı sağlıyor. Bu da yetmezmiş gibi Max, hikayeyi oyuncuya aktarabilmek için sürekli konuşuyor. Sadece ara sahnelerde değil. Siz çatışırken de, çatışma bittiğinde de, sürekli anlatıyor ve bir noktadan sonra dedikoducu kaynana kıvamına geliyor.

Max Payne dediğimizde aklınıza ilk olarak Noir atmosfer geliyordur büyük ihtimal. ortamın ve karakterlerin siyah-beyaz olması, olayların ciddiyetini iyi aktarıyordu bize. Ama hangi alkollü adamın aklından çıktıysa bu fikir, koskoca Max'i sirk hayvanına çevirmişler. New jersey dışında Max Payne serisini andıran herhangi bir şey yok. Ama birkaç beğendiğim şeyler de var merak etmeyin. Oyunda Max, adam yerine koyulmuyor ve hep mağlubiyetler atlatmış birisi olarak anlatılıyor. Başka da yok
Gelelim mekaniklere. En başlarda da dediğim gibi, mekanikler GTA v ile aynı. O yüzden fazla övemiyorum. Çevre etkileşimleri güzel. Bari o güzel olsun, çünkü bu oynanışın temel bileşenlerinden birisi. Eski tip sağlık barımız hala yerinde. bu arada şu terleme muhabbetine hiç girmiyorum. Ne büyüttünüz arkadaş. "Abi çok gerçekçi detay yapmışlar ya" falan diyerek fazla övüyorlar. Anladık adam terliyor, detay var falan . Yapay zeka en azından Third Person bir oyuna göre oldukça yeterli.
70dcb6f3616d12707967b5b8bda45935.jpg

Benim sevdiğim oyunlarda genellikle iki şey olur. Ya "Bana bir silah verin ateş ede ede gideyim", ya da "Abi hikaye durmadan aksın aksiyonu az olsun" tercihlerimdendir. Fakat bu oyun bir noktadan sonra o kadar sıkıcı bir hale geliyor ki, sıka sıka gitmek gibi fazla beyin gücü gerektirmeyen bir şeyi bile sıkıcı yapabiliyor.

Teşekkürler.​
 
Üst