Galt
Çaylak
- Katılım
- 25 May 2021
- Mesajlar
- 17
- En iyi cevaplar
- 0
- Puanları
- 40
- Ödüller
- 2
önceden araba yarışı oyunlarını herkes oynardı. Bunun sebebinin, hem oyun dünyasında çeşitliliğin az olması, hem de bu az seçenek arasında en çok satan olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Bu tür içinde tahmin edebileceğiniz gibi en popüleri tabiki de Need For Speed serisiydi. Underground 2 ile tam olarak açık dünya ile bize sunumştu Electronic Arts. Ardından ise 2005 yapımı Most Wanted oyunu ile de yüksek satışlar elde etmişti. Ama EA'nın "fazla uğraşmadan para kazanma" modeli, bir dönemin efsane serisinin yavaş yavaş popülerliğini kaybetmesine yol açtı. Tam o sıralarda ise piyasadaki oyun türü patlamasından sonra, yarış oyunları sadece gerçekten arabalara ilgi duyan insanların oyun türü olmaya başladı. Bu tarz oyun üreten yapımcılar ise, bu az ama ne istediğini bilen kitleye karşı daha iyi bir deneyim sunma yarışına girdiler. Tüm arabalar lisanslı oldu, daha fazla modifiye ve sürüş ayarları yapmaya başladık. Bu sıralarda ise arabaları birbiri ile çarpıştırdığımız, biribrlerine bomba atan veya dağdan atlayan arabalar temalı oyunların sayını gitgide azaldı. Crew 2 de böyle bir oyun. E3 tanıtımını izlediğimde ilk oyundan sonra ikinci oyune gerek olmadığını düşünmüştüm. ama Ubisoft, ilk oyunda göre daha fazla yenilik getirmişti oyuna. Ama buna pek inanmamıştım. Sonuçta Ubisoft, yeni oyunlarına pek de yenilik ekleyen bir firma değildi. Bakalım gerçekten de söyledikleri gibi birsürü yenilik var mı? Konumuz Crew 2 sevgili dostlar.
2014 yılında çıkan ilk oyun, ufak da olsa ilgi çekici bir oyundu. Her ne kadar oyunun haritası büyük olsa da, basit oynanış ile o koca haritada gezmek sizi sıkabiliyordu. Bu incelememde Crew 2'yi daha çok Forza Horizon İle kıyaslayacağım. nasıl FPS testleri için yıllar geçmesien rağmen GTA V kullanılıyorsa, yarış oyunlarının sağlamlığı için de forza horizon kullanılıyor. Ivory tower'ın geliştirdiği ikinci oyun, ilk oyundan kendisine fazlaca ders çıkarmış gibi duruyor. Crew 2 fazlasıyla yenilik barındırıyor. ve evet, sizler kadar ben de şaşırdım. İlk Crew acar sürme mekanikleri açısından fazlasıyla sıkıcı bir oyundu. İster klavye, ister gamepad isterseniz de joystick ile oynayın, o kadar fazla bir zevk alamıyordunuz.
Araba oyunları çoğunlukla arcade ve simülasyon olarak ikiye ayrılır. simulasyon oyuncuları, gerçekçi bir sürüş deneyimi için oynarlar. o yüzden onlar için özel yapılmış ayar bölümlerinde saatlerini harcayarak, en iyi deneyimi yakalamaya çalışırlar. Ama arcade oyuncuları, sadece keyfili vakit geçirmek için bu tarz oyunları oynarlar. Onların amacı eğlence olduğundan, etraftaki çoğu obje ve nesne, onların yıkıp dökmesi için tasarlanır. hatta bunun için XP bile kazanırsınız. yaptığınız en ufak bir hatada bile ağır şekilde cezalandırıldığınız oyunların aksine, amaç tamamen eğencedir ve bir hata yaptığınızda herhangi bir bedel ödemezsiniz. fakat Crew 2 bu olayın dozunu biraz fazla kaçırmış gibi. Arcade Oyunların dozu biraz aşılmış gibi.
Yarış oyunlarında genellikle karakterlerimizi ya hiç görmezdik, yada sadece basit ara sahnelerde görürdük. Crew 2 bu konuda bir yenilik yapmış ve karakteri bize bırakmış. karakteriniz ile, ufak alanlarda dahi olsa, Third person bakış açısından kontrol edebiliyorsunuz. Araba satışlarının olduğu alanları karakteriniz ile gezmek, en azından gerçek hayatta olduğundan daha zevkli. Pek çok oyunda olduğu gibi, seviye puanları yerine saygınlık puanlarımız var. bu puanlarla kendi sürüş becerilerimizi geliştirebiliyoruz. Geliştirme demişken de şu menü tasarımından bahsetmek istiyorum. Nedenini bilmiyorum fakat günümüzde her oyun şeker kız candy kıvamında fazla renkli ve canlı olma çabasında. üstelik bu silahlar ile birbirini vuran insanları oynadığımız oyunlarda bile aynı. Oyunda 4 farklı araç tipi mevcut. bunlar; araç, planör, motor ve süret teknesi. Ama bunlara ek olarak oyunda 373 araç bulunuyor. Forza ile kıyaslanamaz çünkü tüm ek paketler dahil oyunda 700+ araç var. fazlası da geliyor gibi. Oyun mekanik olarak ilk oyunun mekaniklerini kullanıyor. Maksimum 4 kişilik ekibinizi kurup, modifiyeli araçlarınız ile gezmenize imkan veriyor. ama beraber yapabildiğiniz etkinlikler forza horizon ile kıyaslanamaz.
Oyundaki çoğu etkinliği bir kere oynamanız yeterli. Birden fazla oynayacaksanız ağır sıkılıyorsunuz. Oyunda 4 farklı yarış kategorisi var fakat bu kısımları açmak için bol bol sıkıcı yarışları tamamlamanız gerekiyor.
Gelelim mağazaya. mağaza standart ubisoft mağazası. hem oyun içi para ile, hem de gerçk para ile alabileceğiniz içerikler var. Genel olarak kozmetik ağırlıklı ürünler alabiliyoruz. nitro veya lastik rengi gibi şeyler. Başta da dediğim gibi, oyun tamamen şekerleme kaplıymış gibi bir temaya sahip. menü arası geçişler veya geliştirme ekranındaki farklı renkler kullanan seçenekler gibi. Kendimize ait bir safe house'a sahibiz. Bu kısımda hem karakteri özelleştirebilir, hem de herhangi bir aracı alıp çıkabiliriz. bir taraftan ise bu araçları modifiye etme şansımız da var. Ama maalesef o kadar da detaylı değil. sadece birkaç seçeneğiniz var. Ama fazlasını isterseniz, ubisoft beyefendi'ye tonla para akıtmanız gerekebilir.
Araçların kamera açıları güzel yapılmış. özellikle de içeriden sürüş açısı gayet tatmin edici. araç içi detaylar gayet iyi duruyor. Şimdi sırada motorsikletler var. bu oyunda yakın arkadaşlarım dahil pek çok kişinin sevdiği bir şey motorsiklet kullanımı. çünkü gereksiz şekilde fazla arcade duruyor. örneğin motor ile bir uçurumdan atlasanız bile düşmüyorsunuz. Haritayı gezmenin en iyi yollarından birisi. İsterseniz biraz da haritadan bahsedelim. Tüm amerikayı dört parçaya bölen bir haritaya sahibiz. ve bu haritanın bir ucuncan diğer ucuna gitmek gerçek saate göre 1 saat sürüyor. zaten bu harita sayesinde çoğu yarışı yapmaktansa, arkadaşlarınızı toplayıp gezmek size daha cazip geliyor. ayrıca da açık dünya fazlasıyla dolu yapılmış. ama açık dünyanın bir kötü tarafı varsa o da mevsim geçişleri. Forza Horizon 4 de 4 mevsimi detaylı olarak yaşarken, bu oyunda sadece yaz ve kış mevsimleri var. onlar da fazla ani olarak değişiyor. örneğin hava açık ve güneşliyken, bir anda arabanız karların içinden geçmiş gibi görünüyor, ardından ise ani bir şekilde zemin de beyaz kar ile kaplanıyor.
oyunun arayüzü, özellikle de yolda giderken karşınıza çıkanlar tam bir küfür niteliğinde. siz tam gaz giderken şans eseri bir hız ölçerden geçtiğinizde hayvan gibi punto'lar ile ekranınızda yazılar beliriyor ve zar zor kazandığınız tüm hızı, ekranı göremediğiniz için kaybediyorsunuz.
bunlardan başka da herhangi bir özelliği aklıma gelmiyor. En azından Ubisoft birşeyler denemiş ve az da olsa başarılı olmuş gibi. ama bana kalırsa bu oyuna vereceğiniz para ile Forza horizon 4 alın. en azından daha fazla eğlenirsiniz.
teşekkürler.
2014 yılında çıkan ilk oyun, ufak da olsa ilgi çekici bir oyundu. Her ne kadar oyunun haritası büyük olsa da, basit oynanış ile o koca haritada gezmek sizi sıkabiliyordu. Bu incelememde Crew 2'yi daha çok Forza Horizon İle kıyaslayacağım. nasıl FPS testleri için yıllar geçmesien rağmen GTA V kullanılıyorsa, yarış oyunlarının sağlamlığı için de forza horizon kullanılıyor. Ivory tower'ın geliştirdiği ikinci oyun, ilk oyundan kendisine fazlaca ders çıkarmış gibi duruyor. Crew 2 fazlasıyla yenilik barındırıyor. ve evet, sizler kadar ben de şaşırdım. İlk Crew acar sürme mekanikleri açısından fazlasıyla sıkıcı bir oyundu. İster klavye, ister gamepad isterseniz de joystick ile oynayın, o kadar fazla bir zevk alamıyordunuz.
Araba oyunları çoğunlukla arcade ve simülasyon olarak ikiye ayrılır. simulasyon oyuncuları, gerçekçi bir sürüş deneyimi için oynarlar. o yüzden onlar için özel yapılmış ayar bölümlerinde saatlerini harcayarak, en iyi deneyimi yakalamaya çalışırlar. Ama arcade oyuncuları, sadece keyfili vakit geçirmek için bu tarz oyunları oynarlar. Onların amacı eğlence olduğundan, etraftaki çoğu obje ve nesne, onların yıkıp dökmesi için tasarlanır. hatta bunun için XP bile kazanırsınız. yaptığınız en ufak bir hatada bile ağır şekilde cezalandırıldığınız oyunların aksine, amaç tamamen eğencedir ve bir hata yaptığınızda herhangi bir bedel ödemezsiniz. fakat Crew 2 bu olayın dozunu biraz fazla kaçırmış gibi. Arcade Oyunların dozu biraz aşılmış gibi.
Yarış oyunlarında genellikle karakterlerimizi ya hiç görmezdik, yada sadece basit ara sahnelerde görürdük. Crew 2 bu konuda bir yenilik yapmış ve karakteri bize bırakmış. karakteriniz ile, ufak alanlarda dahi olsa, Third person bakış açısından kontrol edebiliyorsunuz. Araba satışlarının olduğu alanları karakteriniz ile gezmek, en azından gerçek hayatta olduğundan daha zevkli. Pek çok oyunda olduğu gibi, seviye puanları yerine saygınlık puanlarımız var. bu puanlarla kendi sürüş becerilerimizi geliştirebiliyoruz. Geliştirme demişken de şu menü tasarımından bahsetmek istiyorum. Nedenini bilmiyorum fakat günümüzde her oyun şeker kız candy kıvamında fazla renkli ve canlı olma çabasında. üstelik bu silahlar ile birbirini vuran insanları oynadığımız oyunlarda bile aynı. Oyunda 4 farklı araç tipi mevcut. bunlar; araç, planör, motor ve süret teknesi. Ama bunlara ek olarak oyunda 373 araç bulunuyor. Forza ile kıyaslanamaz çünkü tüm ek paketler dahil oyunda 700+ araç var. fazlası da geliyor gibi. Oyun mekanik olarak ilk oyunun mekaniklerini kullanıyor. Maksimum 4 kişilik ekibinizi kurup, modifiyeli araçlarınız ile gezmenize imkan veriyor. ama beraber yapabildiğiniz etkinlikler forza horizon ile kıyaslanamaz.
Oyundaki çoğu etkinliği bir kere oynamanız yeterli. Birden fazla oynayacaksanız ağır sıkılıyorsunuz. Oyunda 4 farklı yarış kategorisi var fakat bu kısımları açmak için bol bol sıkıcı yarışları tamamlamanız gerekiyor.
Gelelim mağazaya. mağaza standart ubisoft mağazası. hem oyun içi para ile, hem de gerçk para ile alabileceğiniz içerikler var. Genel olarak kozmetik ağırlıklı ürünler alabiliyoruz. nitro veya lastik rengi gibi şeyler. Başta da dediğim gibi, oyun tamamen şekerleme kaplıymış gibi bir temaya sahip. menü arası geçişler veya geliştirme ekranındaki farklı renkler kullanan seçenekler gibi. Kendimize ait bir safe house'a sahibiz. Bu kısımda hem karakteri özelleştirebilir, hem de herhangi bir aracı alıp çıkabiliriz. bir taraftan ise bu araçları modifiye etme şansımız da var. Ama maalesef o kadar da detaylı değil. sadece birkaç seçeneğiniz var. Ama fazlasını isterseniz, ubisoft beyefendi'ye tonla para akıtmanız gerekebilir.
Araçların kamera açıları güzel yapılmış. özellikle de içeriden sürüş açısı gayet tatmin edici. araç içi detaylar gayet iyi duruyor. Şimdi sırada motorsikletler var. bu oyunda yakın arkadaşlarım dahil pek çok kişinin sevdiği bir şey motorsiklet kullanımı. çünkü gereksiz şekilde fazla arcade duruyor. örneğin motor ile bir uçurumdan atlasanız bile düşmüyorsunuz. Haritayı gezmenin en iyi yollarından birisi. İsterseniz biraz da haritadan bahsedelim. Tüm amerikayı dört parçaya bölen bir haritaya sahibiz. ve bu haritanın bir ucuncan diğer ucuna gitmek gerçek saate göre 1 saat sürüyor. zaten bu harita sayesinde çoğu yarışı yapmaktansa, arkadaşlarınızı toplayıp gezmek size daha cazip geliyor. ayrıca da açık dünya fazlasıyla dolu yapılmış. ama açık dünyanın bir kötü tarafı varsa o da mevsim geçişleri. Forza Horizon 4 de 4 mevsimi detaylı olarak yaşarken, bu oyunda sadece yaz ve kış mevsimleri var. onlar da fazla ani olarak değişiyor. örneğin hava açık ve güneşliyken, bir anda arabanız karların içinden geçmiş gibi görünüyor, ardından ise ani bir şekilde zemin de beyaz kar ile kaplanıyor.
oyunun arayüzü, özellikle de yolda giderken karşınıza çıkanlar tam bir küfür niteliğinde. siz tam gaz giderken şans eseri bir hız ölçerden geçtiğinizde hayvan gibi punto'lar ile ekranınızda yazılar beliriyor ve zar zor kazandığınız tüm hızı, ekranı göremediğiniz için kaybediyorsunuz.
bunlardan başka da herhangi bir özelliği aklıma gelmiyor. En azından Ubisoft birşeyler denemiş ve az da olsa başarılı olmuş gibi. ama bana kalırsa bu oyuna vereceğiniz para ile Forza horizon 4 alın. en azından daha fazla eğlenirsiniz.
teşekkürler.
